Derler de derler. Ne derlerse desinler sen doğru yaptığın işe bak!
İmam Şatibi İtisam adlı eserinde kendisine yöneltilen eleştiri ve isimlendirmeleri anlatırken durumunu Abdurrahman bin Batta’ya benzetir.
Abdurrahman bin Batta kendisini şöyle anlatır: Eğer insanların dediklerinin aynısını söylersem bana muvafık derler, bir harf bile farklı bir şey söylesem muhalif derler, Kitap Sünnet’e aykırı olarak yaptıkları bir şeyden bahsetsem harici derler, tevhit ile ilgili bir hadis söylesem bana müşebbihe derler, rüyetullah ile bir şey söylesem salimi derler, imanla ilgili bir şey söylesem mürcie derler, ameller ile ilgili bir şey söylesem kaderiyye derler, marifet ile ilgili bir şey söylesem kerrami derler, Hazreti Ebû Bekir ve Hazreti Ömer ile ilgili bir şey söylesem nasibi derler, Ehli beyt’in faziletine dair bir şey söylesem rafizi derler, eğer bir ayet veya hadisi tevil etmeksizin olduğu gibi söylesem zahiri derler, zahirinden farklı bir şey söylesem batıni derler, tevil etsem eşari derler, zahirini ve tevilini söylemesem bu sefer de mutezili derler, sünnetler ile ilgili bir şey söylesem – örneğin kıraatle ilgili – bana şafii derler, kunut ile ilgili bir şey söylesem Hanefi derler, Kur’an ile ilgili bir şey söylesem hanbeli derler, eğer rivayetlerin tercih edilen görüşünü alsam beni o alimleri itham etmekle suçlarlar, bundan daha da ilginç olanı ise bana bir isim/kulp takmak istedikleri zaman Allah Resulünün hadislerini okuyorlar. Bunlardan birine yaransam diğerlerine düşman oluyorum. Bunlara yalakalık yapsam bu sefer de Allah teâlâyı kızdırmış olurum. Onlar Allah’tan gelecek bir şeyi benden savamazlar. Ben Kitap ve Sünnet’e sıkıca sarılacağım. Kendisinden başka ilah olmayan ve bağışlayan ve acıyan Allah teâlânın mağfiretini talep ederim.
Murat Padak
Henüz yorum yapılmamış.