Din Görevlilerinin dünyalık meslekleri, dini görevlerinin önüne geçemez.
Din görevlilerinin mesaileri devlet yani halk tarafından satın alınmıştır. Ek dünyalık işleri mesai saatleri içerisinde yapamaz, görev mahallini terk edemez, hele ki ticaret gibi nedenlerle ayrılamaz.
Din Görevlilerinin dünyalık meslekleri, dini görevlerinin önüne geçemez.
Her peygamber dünyada geçimini sağlamak için bir iş yapmıştır. Kimi demir işi yapmış, kimi terzilik, kimi ziraat ile uğraşmış, kimi zırh yapmış, kimi de çobanlık yapmıştır. Konuyla ilgili bazı ayetler kısaca şöyledir.
(Çobanlık)
Ey Musa sağ elindeki nedir? Dedi ki: O benim sopamdır. Ona yaslanırım, onunla koyunlarım için yaprak silkelerim ve benim daha başka özellikleri de vardır. Taha Sûresi
(Maliye sorumlusu/Memur)
Yusuf dedi ki: Beni Mısır’ın hazinelerinden sorumlu yap. Zira ben koruyan ve güvenilen biriyim. Yusuf Sûresi
(Gemici)
Bizim gözetimimizde gemi yap. Hud Sûresi
(Yapıcı/usta)
İbrahim Kabe’nin temellerini yükseltiyordu. Bakara Sûresi
(Silah sanayisi/demirci)
Biz ona demiri yumuşattık ki, onunla zırhlar yapsın… Sebe Sûresi
Tüm bu kısa detaylara rağmen peygamberler meslekleri ile tanınmamış, davaları ile tanınmıştır. Peygamberler dini vazifeleri ile dünyevi işlerini birbirinden ayrı tutmuştur.
Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem de ticaret ile uğraşmıştır. Önceleri çobanlık da yapmıştır. Ancak ticaretine risaletini karıştırmamıştır. Özetle peygamberden satılık deve, peygamberden satılık hurma bahçesi gibi şeyler yapmamıştır.
Sahabe de, Tabiun da ticaret ve benzeri dünyevi işler yapmış ama konumlarını ticarete alet etmemişlerdir. Meslek sahibi bir çok alim de vardır. Künyesi meslek olan bir çok müçtehit vardır.
Bugün de meslek sahibi olan din görevlileri vardır. Üzülerek belirteyim ki, bir çoğunun mesleği dini görevlerinin önüne geçmiştir. Falan hoca deyince hemen o taksici diyorlar. O hayvan alıp satıyor diyorlar. Tavuk ticareti yapıyor diyorlar. Kırtasiyeci diyorlar. Cep telefonu dükkanı sahibi hocayı mı soruyorsun diyorlar? Tamirci, emlakçı, kepçeci, hurdacı, kazcı, aşçı, esnaf, bilgisayarcı vesaire vesaire…
Malesef bir çoğunun dünyalık mesleği dini görevlerinin önüne geçmiş. Bir hoca eğer ilk olarak mesleği ile tanıtılıyorsa o hoca hocalığı ikinci iş olarak yapıyordur.
Hoca bu görevleri yapmasın diye devletten maaş alıyor. Yani onun dünyalık mesleğinde kazanacağı para, onun dini görev maaşı olarak veriliyor.
Devlet zaten memurun çalışma saatlerini satın aldığı için onun ikinci bir iş yapmasına izin vermemiştir. Belki ticari gelir sayılmayacak işler yapabilir. Ancak görevini bırakıp gidip tezgahtarlık yapan bir din görevlisi hem Allah katında mesul, hem de kamuya karşı mesuldur.
Dairede masabaşı görev yapan bir memur nasılsa işim erken bitiyor bari gideyim araba alıp satayım diyemez. Kimse gelmese de mesaisi devlet tarafından satın alınmıştır. Din görevlisinin mesaisi de satın alınmıştır. Namazdan çıkıp dükkan açıp müşteri bekleyemez. Camide bekleyecek ya da evine gidecek, ya da hayri hizmetler yapacaktır.
Murat PADAK
Henüz yorum yapılmamış.