Peki, erkekler bu kadar vaaz ve irşat bombardımanına maruz kaldığı halde neden istenilen seviyede değil?

Sebepleri çok olabilir. Ama işin içinde olan birisi olarak belkide en önemlisi vaazı alan erkek eve gittiğinde vaazı uygulayacak bir eş, bir kız, bir anne bulamıyor. Hepsi dizilerin önünde diz çökmüş.

Hocanın önünde diz çöken erkekler dizilerin önünde diz çöken kadınlara söz geçiremiyor. Helalı, haramı, iffeti, namusu, ârı, hayayı anlatamıyor. Aynı evde etkili iki ayrı hoca var. Televizyon ve İmam.

Eğer bu hocaları teke düşürmezsek evde düzen olmayacak. Kadınların dini duyguları erkeklerden daha güçlüdür. Kadınlar vaazın etkisinden daha geç ayrılıyor. Erkekler camiden çıkınca hocanın anlattığı şeyleri unutuyor. Ama kadınlar öyle değil. Aylar bile geçse unutmuyor.

Camilerimizin büyük çoğunluğu erkeklere özel yapılmış. Kadınlar için ayrı bölüm, ayrı mescit, ayrı sohpet yeri yok. Durum böyle olunca erkeklerin kullandığı alanlar kadınlara ayrılıyor. Kapıların giriş çıkışları düzenli değil. Benzeri bazı sıkıntılar var.

Tüm bu sıkıntılar kadınların camiye gelip gelmemesi ile ilgili değil. Mekan müsait değil. Mekan müsait olursa sıkıntılar kalkacaktır.

Bayanlar için abdest yeri, camiye giriş ve çıkış yeri, caminin bodrum katı değil de daha uygun bir yer ayrılması, kadınlara ait bölümlerin çocuklar için uygun olması gibi sorunlar acilen çözüme kavuşturulmalı.

Kadınlar camiye derken karma ibadete davet etmek değildir. Peygamber efendimiz sallallahu aleyhi ve sellem döneminde Mescidi Nebevinin kapıları sadece arka tarafta değildi. Sağda, solda da vardı. Bugün pekala çok güzel bir proje ile camekan bölmeler, ses geçirmez sistemlerle kadınlar için camide yer yapılabilir.

Camiye gelmeyen kadınlar televizyon ekranlarından, mağazalara, avmden çarşı pazara kadar her yerde var.

Kadınlar camide olmalı. Ama erkeklerin içinde olmamalı.

Kadınların Camilerde olmasından rahatsız olanlar cami dışında her yerde olmasından rahatsız değil.

Murat PADAK
Diyanet Eğitim Merkezi Eğitim Görevlisi