NEDEN BÖYLE?

Her köşe başında market açan ulusal marketlerin ucuz diye sattıkları ürünlerin gramajına bakmak zorunda kalıyoruz.

Dışı bol fıstıklı görünen helvanın içinde bir tane fıstık yok. İlla bizi aldatmak zorunda mısınız? Bunu yapan hangi dinden diye sorasım var.

Gözle görülemeyecek kadar küçük harflerle yazılmış satış sözleşmesi imzaladıktan sonra kendi paramızla rezil oluyoruz. Hangi dine inanan biri böyle bir şey yapıyor?

Gıda maddelerinin üzerinde “içinde domuz ve domuz ürünleri yoktur” diye ibare yazmak zorundalar. Yani böyle bir uyarının sebebi güvensizlik değil midir?

Tamirciye gidiyorsun. On tane iş çıkarıyor. On iş parası alıyor. Ama sorun onunda da değil. Başka bir yerde. Bunu bilerek yapan kişi belki vakit namazlarını da kaçırmıyor!

İhaleye kendisinden başka kimse girmesin diye elli tane alavere dalavere çeviriyor. Sonra da belki helal rızık için dua ediyor.

Neden aldığımız ekmeği gönül rahatlığıyla yiyemiyoruz? Acaba içinde ne var? Acaba ne kadar eksik diye düşünmek zorunda kalıyoruz? Hangi dine inanan ülkedeyiz acaba?

Eğer bir İslam ülkesinde bu kadar sıkıntı yaşıyorsak müslümanlığı iyi anlamadığımız işaretidir.