Kimseyi kandırmak kastı olmaksızın sadece ağza sakız gibi yapışan yemin sözcüklerine terim olarak “Lağv yemin” denir.

Yani geçersiz yemin, boşuna yapılmış veya herhangi bir dini ve dünyevi cezası olmayan yemin demektir.

Mesela “Vallahi ben çiğköfte yemeği çok seviyorum” dersem ve gerçekten de köfte seviyorsam yaptığım yemin ifadesi herhangi bir sorun teşkil etmez.

Ancak sevmediğim halde seviyorum dersem o zaman yalan yemin olur. Yalan yere yapılan yemin için mutlaka tevbe etmek gerekiyor. Tevbe etmekten başka bir cezası da yoktur. Zira bu yemin kandırma kastıyla Allah’ın ismi kullanılmıştır. Buna da “Yemini Ğamus” denir.

Yani yalan yere yapılan yemin demektir.

Üçüncü yemin türü ise “Yemini Munakıt” tır. Bu ise şart ile birlikte kullanılan yemindir. Mesela “Vallahi yarın geleceğim, vallahi yarın oruç tutacağım, vallahi sana yardım edeceğim vb.” normalde şart edatlarına Allah’ın ismini eklemek doğru değildir.

Böyle bir yemin yerine getirilmez ise bunun cezası vardır.

Maide Suresi 89. Ayete göre ceza şöyledir: On tane fakiri doyurmak veya on fakire kılık kıyafet almaktır. (Köle azat etme imkanı yok) Ancak bunu karşılamayanlar üç gün (Hanefilere göre peş peşe) oruç tutarlar.

Bir din düşünün ki, gerçekleştirmediğin bir yemin için fakir fukaraya yemek ve giysi ikramını emrediyor. Hatta köle azat etmeyi bile istiyor. Elhamdülillah Müslümanım!

Paylaşarak daha çok kişinin bilgilenmesine yardımcı olalım!